
Kadın Kolları Başkanı Nagehan Gül Asiltürk, yaptığı bir basın açıklamasında; “Asgari ücret zammı, ek gösterge, EYT düzenlemesi derken, yakın zamanda açıklanan TOKİ kampanyası; iktidarın, kendisinden hızla uzaklaşan seçmene yaptığı son yapay desteklerden biri oldu.” dedi
Saadet Partisi İstanbul Kadın Kolları Başkanı Nagehan Gül Asiltürk gündemle alakalı önemli açıklamalarda bulundu. Son zamanlarda çok konuşulan sosyal konut projesi ile ilgili, vatandaşların ev sahibi olma umudunu adeta seçim malzemesi olarak kullanıldığını belirten Asiltürk; gündeme dair şunları söyledi:
“Bugün ülkemizde;
Çalışma çağındaki nüfusun sadece üçte biri kayıtlı ve tam zamanlı istihdamda.
Her üç gencimizden biri işsiz.
Açlık sınırı 7 bin lirayı, yoksulluk sınırı da 22 bin lirayı aşmıştır.
Fazla çalışma saatleri ile OECD ülkeleri arasında zirvedeyiz.
Ve bu şartlarda iş arayan insanımıza “Ya asgari ücrete razı ol ya da işsiz kal.” deniliyor.
Küresel haklar endeksinde çalışanlar için en kötü 10 ülke arasında yer alıyoruz.
Özetle; milyonlarca işsizimiz var. İçlerinde nispeten şanslı olup da iş bulabilenler de en kötü koşullar altında çok çalışıp, az kazanıyorlar.
Asgari ücret açlık sınırının çok altında, hatta beyaz yakalıların çok büyük bir kısmı için de artık yoksulluk sınırı bir hayal…
Hayat pahalılığının oluşturduğu sıkıntıları gideremeyen ve memnuniyetsizliği onaramayan iktidar ise, kaybetme korkusuyla tüm kartlarını masaya sürüyor.
Ve yaptıkları her iyileştirme birkaç şirketin sermayesini büyütürken, çalışanların payını un-ufak etmeye devam ediyorlar.
Adeta, bölümü bitirmek için tüm tuşlara basan bilgisayar oyuncusu gibi davranmaya başladılar.
Ne var ki iktidarın vatandaşa verdiği müjdeler, bu hayat pahalılığının yanında birer köpükten farksız… Sözde “en büyük müjde” olarak takdim edilenlerin bile ancak etkisi birkaç hafta sürüyor.
Asgari ücret zammı, ek gösterge, EYT düzenlemesi derken, yakın zamanda açıklanan TOKİ kampanyası; iktidarın, kendisinden hızla uzaklaşan seçmene yaptığı son yapay desteklerden biri oldu.
Sayın Erdoğan, dar gelirlilerin ev sahibi olma umudunu seçim malzemesi olarak kullanmakta kararlı…
Daha da açık bir ifadeyle; insanımızın umutlarıyla ve duygularıyla oynuyor adeta.
Konut gündeme gelmişken, bu sefer 500 bin konut müjdesi veren Cumhurbaşkanı, acaba 2019 yılında müjdesini verdikleri 100 bin konutun akıbetinden haberdar mı?
Biz söyleyelim, 2019’da benzer cümlelerle duyurulan 100 bin konut projesi temel aşamasından öteye geçemedi. Vatandaşımızın ev sahibi olma hayalleri, denize düştü. Hani bir tekerleme var:
-hu hu komşu oğlun geldi mi -geldi
-ne getirdi? -inci boncuk
-kime kime? -sana bana diye devam ediyor biliyorsunuz. Sonunda da yandı bitti kül oldu aynı vatandaşın durumu. Vatandaşların umutları her geçen gün kül olmaya devam ediyor.”